Movie - Hz. Ali (k.v) ve Kisaca Hayati --- Turkish
Alevi inancında Hz. Alinin doğum tarihi 21 Marttır ve bugün Nevroz (Nevruz) Bayramı kabul edilir. Aleviler arıca bugünün başka...
Alevi inancında Hz. Alinin doğum tarihi 21 Marttır ve bugün Nevroz (Nevruz) Bayramı kabul edilir. Aleviler arıca bugünün başka kudsiyetlerine de inanırlar. Nevruz da kimi yörelerde 9 güne kadar oruç tutulur, kurbanlar kesilir, kabirler ziyaret edilir ve sadakalar dağıtılır. Ateşler yakılır, halaylar çekilir, türküler söylenir, yaşama coşku ile bağlanarak umutlar yinelenir. Nevruz Alevilikte bir neşe ve Barış bayramıdır.
Hz. Ali, İslam Peygamberi Hz. Muhammedin amcasının oğludur. Onun yanında büyümüş ve eğitimini önemli ölçüde ondan almıştır. İslamiyeti ilk kabul eden kişidir. Ayrıca Hz. Muhammedin kızı Hz. Fatima ile evlenmesi vasıtası ile onun damadıdır. Hz. Muhammedin Ehl-i Beytim yani ailem dediği kişilerden biridir. Hz. Fatimadan doğan çocukları vasıtası ile Peygamber soyunun sürdürücüsüdür.
Hz. Peygamber, kendisinden sonra Halifenin kim olması gerektiği konusunda belirttiği beyan ve Hadisleri doğrultusundan yerine Vekil bırakmak istediği kişidir.
Hz. Peygamber bir çok Hadis ve sohbetinde kendisinden sonra Hz. Aliyi Halife olarak tanıtmıştır. Ne var ki Hz. Peygamberin vefatı ile verilen sözler unutulmuş ve Hz. Ali ile bazı taraftarları Hz. Peygamberin defin işlemleri ile ilgilenirken, diğerleri acele tarafından Ebu Bekiri Halife seçerek bir oldu-bitti vakası ile Hz. Alinin hakkı olan Halifelik makamını gasp etmişlerdir.
Hz. Muhammedin Halifelik makamını Hz. Aliye layık görmesi ve onu önermesi elbette sıradan bir akrabalık ilişkisi olamazdı. Böyle olsa Hz. Muhammedin kendi diğer bazı akrabalarını da bu mantıkla gözetmesi gerekirdi. Hz. Muhammed bir Hadislerinde Hz. Aliyi kast ederek ‚Alinin on sekiz özelliği var ki, bunların hiç biri bu ümmetten hiç kimsede yoktur buyurmuşlardır. Bu özelliklerden bir kısmı sadece akrabalık ilişkisi ve benzeri anlamlarla değerlendirilse bile, diğer başka özellikleri muhakkak ki Hz. Alinin olağanüstü birikim ve yeteneklerinden kaynaklanıyordu.
Hz. Muhammed ‚ Ben İlim şehriyim, Ali onun kapısıdır, İlim isteyen kapısına gelsin derken, diğer bir yanı ile de muhakkak ki Hz. Alinin bilgeliğine dikkat çekiyordu.
Hz. Alinin en önemli özelliklerinden bir kaçı, insani ahlâk, yiğitlik, mazlumu koruma, cömertlik, yardımseverlik, erdem, vefa, olgunluk ve yola bağlılık konusunda güvenilir olmaktır. 1400 yıllık tarih boyuna dillere destan olacak ölçüde sevenlerinin gönlünde taht kurmasının hikmetlerinden biri budur.
Alevi-Bektaşiliğin temel ahlak ilkesi olan Eline, Diline, Beline sahip olmak anlayışı Hz. Alide simdelenir. Onu bu yolun ana ilkesi haline getirir. Onun günsel yaşam ilkeleri ve yüzlerce söz ve konuşmalarını içeren deyimlerini bir araya getirdiğimizde bu anlamın ne kadar doğru olduğu çok net bir şekilde ortaya çıkar.
Hz. Alinin öğretileri arasında en çok öne çıkan öğelerden biri onun büyük ilim sahibi olması ve bunu insanlarla paylaşmak istemesidir. Ayrıca ilimi iyi anlamak, halkın yararına kullanmak, yolu gözetmek anlaşılmalıdır.
Gereksiz ve yanılgılı konuşmamayı özellikle gözetmekte, barış içinde ve hoşgörülü olmayı telkin etmektedir. Zulmü ve insanlara haksızlığı şiddetle men etmekte, defalarca haksızlığa uğranılsa dahi, insanların kendilerine haksızlık edenlere zulüm yapmamalarını ısrarla vurgulamaktadır.
Her türlü yalan, dolan, iftira, ikiyüzlülük ve kem sözden insanları caydırmaya çabalar. Mütevaziliği ve alçakgönüllüğü öven, cahil ve yeterince erdem sahibi olanlardan mesafeli durulmasını öneren, dayanışmayı, dürüstlüğü ve adaleti bayrak edinen bir ulu zattır Hz. Ali. İnsan olmanın temel ilkelerinden biri olarak da nefsin köreltilmesini (kontrol altına alınmasını) tavsiye eder ve uygular.
Hiç bir insanı kınamayı hoş görmediği gibi, insanları mensup olduğu kavimler (ırklar) konusunda da eşit tutar. İnsan haklarına son derece uyan ve saygı duyan, Kul hakkını kutsal gören, insanların kula hakkına riayet etmelerini, müslüman olmasalar dahi tüm insanlara adaletle yaklaşılmasını telkin eder.
Kimsesizleri, yetimleri, dulları, köleleri, yaşlıları, bedensel özürlüleri ve çaresizleri korur. Onlara toplumun dayanışma ruhu ile sahip çıkmalarını, onlara umut verilmesini ister.
Hz. Ali, gönül zenginliğini, mal zenginliğinden üstün tutar. Erdemi, olgunluğu; kişinin kendisini bilmesi olarak görür. Dünyevi tutkulardan uzak mutasavvıf bir kişilik sergiler. Şöhret ve zenginliği önemsemez. İnsanların gönül gözünü açmalarını ve tasavvufa yönelmelerini telkin eder
21m:51s
11106
Altyazılı Filistin Marşı | Min Fevqi Al-Ardi ve Ta7tiha | Yerin...
Filistin Direnişi [Hamas, İslami Cihad, Kassam Tugayları] \'nin \"Min Fevqi Al-Ardi ve Ta7tiha\" İsimli Marşı , Türkçe...
Filistin Direnişi [Hamas, İslami Cihad, Kassam Tugayları] \'nin \"Min Fevqi Al-Ardi ve Ta7tiha\" İsimli Marşı , Türkçe Altyazılı Olarak Hizmetinizdedir.
3m:55s
5852
Altyazılı Ensarullah ve Hizbullah Marşı | Al-Rad Al-Gassem |...
Yemen ve Lübnan Direniş Gruplarının Kasım Süleymani ve Ebu Mehdi El-Mühendis İçin Ortak Seslendirdiği Bu Eser Türkçe Altyazılı Olarak...
Yemen ve Lübnan Direniş Gruplarının Kasım Süleymani ve Ebu Mehdi El-Mühendis İçin Ortak Seslendirdiği Bu Eser Türkçe Altyazılı Olarak Hizmetinizdedir. Arabic Words\\\\ نقسم يا قاسم لن نهدأ
صاروخ النار علي المرصد
و سنحرق جيشك امريكاء
و نزلزل اركان المشهد
صبرا لالثؤر ابا مهدي
سنرد الدين و لن يجدي
درعا لجبانا من ردي
ان وقف الكون هنا ضدي
يا اقدس قطرات القاني
يا روح الحق سليماني
والاحمر سيد الوان
والدم الثائر لن يبر
1m:40s
2686
How do I know if I\'ve been forgiven? | Today I Thought | English
One of the questions we, as youths, might stumble across during our road trips to contemplation town is, ‘how do I know if I’ve been...
One of the questions we, as youths, might stumble across during our road trips to contemplation town is, ‘how do I know if I’ve been forgiven?”. Sure, we might ask for forgiveness, we might even do things to compensate… but the true realization of the answer lies in the hereafter, and we won’t see it until we get there, right? Sister Zaynab Barakat helps us through the thought process and arrive at some level of recognition…
#TodayIThought #Islam #Quran #Forgiveness #Ahlulbayt
4m:39s
4678
Video Tags:
islamicpulse,
production,
TodayIThought,
questions,
during,
contemplation,
forgiven,
trips,
youths,
Forgiveness,
Ahlulbayt,
Quran,
Islam,
Islam,
zaynab
barkat
[AZERBAIJANI] Vali Amr Muslimeen Ayatullah Ali Khamenei - HAJJ Message 2011
Ayetullah Uzma Seyyid Ali Hamaney\'in Hicri 1432 (2011) Yılı Hac Mesajı
Bismillahirrahmanirrahim
Hamd alemlerin Rabbine aittir....
Ayetullah Uzma Seyyid Ali Hamaney\'in Hicri 1432 (2011) Yılı Hac Mesajı
Bismillahirrahmanirrahim
Hamd alemlerin Rabbine aittir. Allah\'ın salatı ve salamı yaratıkların efendisi Muhammed Mustafa\'ya, onun pak Ehl-i Beyt\'ine ve seçkin ashabına olsun.
Hac baharı ilahi ihtişam, manevi güzellik ve sefasıyla ulaşmıştır. Müminlerin iştiyaklı gönülleri tevhit ve vahdet Ka\'besinin etrafına dönmekte; Mekke, Mina, Müzdelife ve Arafat \"İnsanların arasında Haccı ilan et…\" nidasına icabet ederek Gafur ve Kerim olan Allah\'ın misafirliği ile şereflenen mutlu insanların bir araya geldikleri menziller ve ilahi ayetlerin nurunun yayıldığı ve her kese güvenlik şemsiyesinin gerildiği hidayet odağı mübarek evler durumuna gelmişlerdir.
Kalbinizi zikir ve huşunun safa ve zemzeminde yıkayın. İç gözünüzü Hak Teala\'nın apaçık alametlerini görmek için açın, gerçek kulluğun nişanesi olan ihlas ve teslime yönelin. Teslimiyet ile İsmail\'ini kurbanlığa götüren o büyük babanın anısını defalarca gönlünüzde canlandırın ve bu yolla Yüce Allah\'ın, kendi muhabbetini kazanmak için önünüze açtığı yolu algılayın ve bu yolda adım atmayı imana dayanan azim ve niyete dönüştürün.
İbrahim\'in makamı o apaçık nişanelerden biridir. İbrahim\'in makamı bir yandan ihlas ve fedakarlık makamı, diğer yandan nefsani isteklere ve dönemin Nemrud\'une karşı çıkış makamıdır.
Bu iki unsur biz İslam ümmetinin kurtuluş yoludur. Bizden her birimizin İslam yolunda şecaat, azim ve kararlılığı, Hz. Adem\'den Hatem\'e kadar ilahi mesajlarının taşıyıcılarının insanlığa sundukları ve takipçilerine dünya ve ahiret mutluluğunu vaat ettikleri çağrılarına icabet ve onlara uymak sayılır.
Bu büyük hac toplantısında hacı adayları İslam dünyasının en önemli konu ve sorun-larıyla ilgilenmeleri gerekir. Günümüzde bu meselelerin başında bazı önemli İslam ülkelerinde cereyan eden İslami kıyam ve inkılaplar gelir. Geçen yılın hac merasimleri esnasında ve bu yıl İslam ümmetinin takdirini değiştirebilecek, maddi ve manevi ilerleme, izzete dayalı aydın bir geleceği müjdeleyen gelişmeler ve olaylar vuku buldu. Mısır\'da, Tunus\'ta ve Libya\'da diktatörlerin ve bağımlı tağutların egemenliklerine son verilmiş ve diğer bazı ülkelerde de halkın kıyamı zalimlerin saraylarını yıkılmak eşiğine getirmiştir.
Ümmetimizin tarihinde açılan bu yeni faslın ortaya çıkardığı gerçekler bize hayat bahşeden derslerdir. Bu gerçekler, müslü-man milletlerin bütün muhasebelerinde dikkate alınmalıdır. Bunları şöyle sıralaya-biliriz:
Birincisi, günümüzde on yıllar boyunca yabancıların siyasi tasallutu altında yaşamış milletlerin içinden öz güvenle tehlike meydanına atılan, egemen güçlerle karşı koymaya çalışan ve var olan durumu değiştirmeye çalışan yeni bir genç nesil ortaya çıkmıştır.
İkincisi, laik yöneticilerin çaba ve tahakkümüne rağmen ve onların bu ülkelerdeki dine karşı açık ve gizli çabalarına rağmen İslam muhteşem ve apaçık bir güçle sahnededir, gönüllerin hidayetçisi olarak söz ve amelde milyonluk kitlelerin toplantılarına canlılık ve hayat veren bir pınar durumundadır. Ma\'zeneler, tekbirler ve İslami sloganlar bunu ifade eden gerçeklerdir. Tunus\'ta gerçekleşen son seçimler de bu iddiayı kanıtlayan kesin bir delildir. Hiç şüphesiz diğer ülkelerde de serbest seçimler gerçekleşecek olursa Tunus\'ta gerçekleşen sonuçtan farklı bir sonuç ortaya çıkmaz.
Üçüncüsü, bu yıldaki olaylar herkese gösterdi ki Aziz ve Kadir Allah milletlerin iradesinde öyle bir güç vermiştir ki hiçbir güç ona karşı koyacak bir güce sahip değildir.
Dördüncüsü, müstekbir devletler ve onların başında Amerika onlarca yıl boyunca türlü türlü siyası ve güvenlik oyunlarına başvurarak bölge ülkelerini kendi emirlerine boyun eğdirmiş, kendi zanlarınca iktisadı, kültürel ve siyasi sultaları için engelsiz bir ortam oluşturmuşlardı. Şimdi bu devletler milletlerin nefretlerinin hedefi durumundadırlar. Kesinlikle bilmemiz gere-kir ki bu inkılaplardan meydana gelen nizamlar asla önceki zillet dolu denklemlere boyun eğmeyecektir. Bu bölgenin siyasi coğrafyası milletlerin eliyle ve onların izzeti ve tam bir bağımsızlığı yönünde seyredecektir.
Beşincisi, Batı\'nın münafık ve aldatıcı yapısı, bu ülkelerin halkları nezdinde artık iyice bilinmektedir. Mısır\'da, Tunus\'ta ve Libya\'da, Amerika ve Avrupa ellerinden geldiği kadar kendi maşalarını korumak için çalışmışlardır. Ancak milletlerin iradesi onların isteklerine üstün geldiğinde halkın yüzüne aldatıcı gülücükler sunmaya başladılar.
Son bir yılda gerçekleşen olaylarda meydana gelen ilahi açık alametler bu saydıklarımızdan daha fazladır. Tefekkür ehli için bu alametleri görmek zor değildir.
Ancak bütün bunlara rağmen bugün İslam ümmeti ve özellikle kıyam eden milletler iki temel unsura muhtaçtırlar.
1- Direnişi sürdürmek ve azimlerin gevşemesini önlemek:
Yüce Allah\'ın Kur\'an\'da Peygamber\'ine emri şöyledir: \"Artık sen ve seninle beraber bulunan ve tövbe etmiş olanlarla birlikte, nasıl emredildiyse öylece dos-doğru hareket et.\" (Hud: 112)
Yine Hz. Musa\'nın dilinden şöyle diyor:
\"Musa kavmine, \"Allah\'tan yardım dileyin ve sabredin. Kuşkusuz yeryüzü Allah\'ındır; onu kullarından dilediğine miras bırakır ve (güzel) son takvalı-larındır.\" dedi.\" (A\'raf: 128)
Kıyam etmiş milletler için bu dönemde takvanın somut örneği kendi mübarek hareketlerini sürdürmeleridir. Kendilerine iyi sonuç vaat edilen takvalıların taşımaları gereken en önemli takva unsuru da bundan ibarettir.
2- Uluslararası hilelere ve bu hareketlerden darbe alan güçlere karşı uyanıklık:
Düşmanlar boş durmazlar; bütün siyasi, güvenlik ve mali güçleriyle bu ülkelerde elden çıkan güç ve nüfuzlarını yeniden elde etmek için çalışırlar. Onların ellerindeki vesile aldatma ve tehditten ibarettir. Tecrübe göstermiştir ki elit kesim arasında onlara araç ve vesile olacak kimseler bulunurlar, bunlarda olan korku, ihtiras ve gaflet bilerek veya bilmeyerek düşmana hizmet etmelerine yol açar. Gençler, din alimleri ve aydınlar bu tür sapmaları dikkatle gözetlemelidirler.
En önemli tehlike bu ülkelerin yeni siyasi yapılarında küfür ve istikbar cephesinin müdahale etmesi ve etkili olmasıdır. Onlar bütün çabalarıyla yeni kurulan nizamların İslami ve halkçı bir yapıya sahip olmaması için çalışacaklardır. Bu ülkelerdeki samimi kimseler ve ülkelerinin izzet, onur ve ilerlemesine önem veren her kes yeni kurulacak nizamların tam manada İslami ve halkçı bir içeriğe sahip olması yolunda çaba göstermek durumundadırlar. Bu arada hazırlanacak anayasaların önemli bir konumu vardır. Milli birliliği korumanın yanı sıra, mezhebi, kabilevi ve dil farklılıklarını resmiyete tanımak gelecek-teki zaferlerin şartıdır.
Mısır\'da, Tunus\'ta ve Libya\'da kıyam eden şecaatli halk, diğer uyanık ve mücadeleci milletler bilmelidirler ki onların Amerika\'nın ve diğer müstekbirlerin zulüm ve oyunlarından kurtulmaları dünyadaki güç dengesinin onların lehine değişmesine bağlıdır. Müslümanlar, sorunlarını ciddi bir anlamda emperyalistlere rağmen çözebil-meleri için kendilerini dünyadaki bir güç olacak düzeye ulaştırmalıdırlar. Bu da sadece İslam ülkelerinin gönül birliği ve işbirliği ile mümkün olabilir. Bu İmam Humeyni\'nin unutulmaz vasiyetidir. Amerika ve Nato habis ve diktatör Kazzafi\'yi bahane ederek aylarca Libya halkının başına ateş yağdırdılar. Kaddafi Libya milletinin şecaatli kıyamından önce onların yakın dostlarından sayılır onu bağırlarına basıyor ve onun aracılığı ile Libya\'nın servetini yağmalıyorlardı. Onu aldatmak için elini sıkıyor veya öpüyorlardı…
Halkın kıyamından sonra onu bahane ederek Libya\'nın bütün altyapısını tahrip ettiler. Hangi ülke halkın Nato tarafından katledilmesine ve Libya\'nın tahribine engel olabilirdi? Kan içen ve vahşi Batılı güçlerin diş ve pençeleri kırılmadıkça sürekli İslam ülkeleri için bu tür tehlikeler söz konusu olacaktır. Bundan kurtuluş ancak İslam dünyasının güç bloğu oluşmayla mümkün olur.
Bugün Batı, Amerika ve Siyonizm her zamankinden daha çok zayıflamışlardır. İktisadi sorunlar, Afganistan ve Irak\'ta birbirini izleyen yenilgiler, Amerika ve diğer Batı ülkelerinde her gün geçtikçe genişleyen köklü itirazlar, Filistin ve Lübnan halklarının fedakarca mücadeleleri, Yemen, Bahreyn ve Amerika\'nın nüfuzu altında olan ülkelerin halklarının kahra-manca kıyamları, İslam ümmetine ve özellikle yeni İnkılap etmiş ülkelere büyük müjdeleri içermektedir. İslam dünyasındaki mümin kardeş ve bacılar özellikle Mısır, Tunus ve Libya\'daki halklar, uluslararası İslam gücünü kurmak için bu fırsattan en güzel şekilde yararlanmalıdırlar. Aydın kesim ve bu hareketlerin öncüleri Yüce Allah\'a tevekkül etmeli; Onun yardım vadine güvenmelidirler ve İslam ümmeti için açılan bu yeni sayfayı kendi kalıcı çabalarıyla Allah\'ın rızasını kazanmak için bir vesile kılmalıdırlar.
Allah\'ın selamı salih kullarına olsun.
Seyyid Ali Hüseyni Hamaney
29 Zilkade 1432
11m:33s
21303
[2/2] Esirler Kervani - Mawakeb-ul Abaa - Arabic sub Turkish
Esirler Kervani, Imam Hüseyin ve Resulullah'in evlatlarinin Kerbelada sehit oldugu sahneleri canlandiran, insani derinden etkileyen ve kalp...
Esirler Kervani, Imam Hüseyin ve Resulullah'in evlatlarinin Kerbelada sehit oldugu sahneleri canlandiran, insani derinden etkileyen ve kalp gözünü acan bir film. Bu film Kerbela katliamindan sonra Ehlibeyt ailesinin basindan gecen serüvenleri anlatmaktadir. Peygamber evlatlari tutsak alinmis ve hayasizca Sam'a dogru yol almislardir. Nihayet Yezidin sarayina, Suriye, Sam'a getirildi.
Burada Seytan'in müslüman kitlelerinin gözlerinin üzerine altmis karanlik perdeleri, delinmis oldu, burada Zalim Yezid, nasil rezil ve rüsva oldugunu, Hz.Zeynep; Ali bin Ebu Talib kizi; Sam halkini derin uykusundan uyandirdi ve Emevi Hanedaninin temelini sarsan bir benzersiz, önemli ve kritik vaaz ile yerler altina seriyor.
Bu filmi ibretle izleyeceksiniz.
Allahin selami Peygamberlerin sonuncusu ve efendisi Hz.Muhammed(s.a.a.) ve onun masum ve temiz Ehlibeytine olsun.
58m:38s
10274
[1/2] Esirler Kervani - Mawakeb-ul Abaa - Arabic sub Turkish
Esirler Kervani, Imam Hüseyin ve Resulullah'in evlatlarinin Kerbelada sehit oldugu sahneleri canlandiran, insani derinden etkileyen ve kalp...
Esirler Kervani, Imam Hüseyin ve Resulullah'in evlatlarinin Kerbelada sehit oldugu sahneleri canlandiran, insani derinden etkileyen ve kalp gözünü acan bir film. Bu film Kerbela katliamindan sonra Ehlibeyt ailesinin basindan gecen serüvenleri anlatmaktadir. Peygamber evlatlari tutsak alinmis ve hayasizca Sam'a dogru yol almislardir. Nihayet Yezidin sarayina, Suriye, Sam'a getirildi.
Burada Seytan'in müslüman kitlelerinin gözlerinin üzerine altmis karanlik perdeleri, delinmis oldu, burada Zalim Yezid, nasil rezil ve rüsva oldugunu, Hz.Zeynep; Ali bin Ebu Talib kizi; Sam halkini derin uykusundan uyandirdi ve Emevi Hanedaninin temelini sarsan bir benzersiz, önemli ve kritik vaaz ile yerler altina seriyor.
Bu filmi ibretle izleyeceksiniz.
Allahin selami Peygamberlerin sonuncusu ve efendisi Hz.Muhammed(s.a.a.) ve onun masum ve temiz Ehlibeytine olsun.
55m:1s
15909
Ayetullah Müctehidi Tehranî♦️Zulüm🔥 - Farsi sub Trukish
Ayetullah Müctehidi Tehranî
♦️Zulüm🔥
İmam Sadık (a.s.) buyuruyorlar ki: \\\"Günahların bölümleri...
Ayetullah Müctehidi Tehranî
♦️Zulüm🔥
İmam Sadık (a.s.) buyuruyorlar ki: \\\"Günahların bölümleri vardır.\\\"(işlediğimiz günahların).
Bazı günahlar var ki; nimetleri değiştiriyor, nimetleri senden alıyorlar ya da onları değiştiriyorlar. Ve o nedir?
Nimeti değiştiren günahlar zulümdür, diye yazılmıştır.
Kumeyl duasında da var:
\\\"اَللّهُمَّ اغْفِرْ لِي الذُّنُوبَ الَّتي تُغَيِّرُ النِّعَمَ\\\"
Evet bu rivayette diyor: O günah ki nimeti değiştiriyor (onları bağışla Allah\\\'ım).
İyi bir oğlun vardı ama şimdi yolunu şaşırdı, neden?
Çünkü sen günah işledin, bu nimet değişti.
Daha düne kadar harika bir çocuktu ama şimdi sigara içiyor, eroin kullanıyor. Neden?
Çünkü sen günah işledin. Eğer sen günah işlemeseydin o nimet değişmeyecekti.
İyi, ahlaklı bir bayandı ama bugün birden kötü ahlaklı oldu.
Ben gelini, damadı olan birini tanıyorum; eşini boşadı. Gelini damadı vardı, 50 yıl birlikte yaşadılar. Eşi kötü ahlaklı oldu. Bilmiyorum ne oldu da aralarında anlaşmazlık oldu.
O halde bazı günahlar vardır ki nimetleri değiştiriyor. Ve o neydi? Söyleyin; zulümdü.
Zulüm nedir? Moturuna gaz vererek komşuna eziyet ediyorsun. Birisi gece evin arkasında motoruna gaz veriyor ve ben uyanıyorum, bu zulümdür.
Birisi bir yere misafirlerliğe gidiyor ve orada sigara içen kişinin sigarasının dumanı zulümdür.
Ben gitmiyorum rahatım, onlar gidiyorlar.
O sigara içenin sigarasının dumanından eşin çocuğun da etkileniyorsa bu da zulümdür.
Biz çok fazla zulüm yapıyoruz. Ve sonra diyoruz ki neden böyle oldu?! Zulmettin ve Allah nimeti elinden aldı veya nimeti değiştirdi. Zulümü her zaman bıçağı alıp birinin karnını delik deşik etmek olarak düşünüyoruz, sanıyoruz ki zulüm budur.
Sigara içtiğinizde eğer dumanı başkasını rahatsız ederse buda zulümdür. Bağırırsanız zulümdür. Motora gaz verirseniz zulümdür. Arabanızı sokağın başına park ettiniz ve başka bir araç dönüp sokağın diğer tarafına gitmek istiyor ama gidemiyor.
Hastası var hastaneye yetiştirmek istiyor; aracını öyle bir yerde park etmiş ki başka bir araç sokağın diğer tarafına geçmek istiyor ama geçemiyor, bu zulümdür.
O kadar zulüm var ki, keşke vaiz bunları söyleseydi de bin tane yol gösterseydi. Arabanı sokağın başına park etme, milletin evinin arkasına park etme, evin garajın önüne park etme, bazen caminin garajının çıkışına hem araç park ediyorlar, müderris girip çıkmak istiyor ve sıkıntı yaşıyor, zulüm çoktur. Ondan sonra diyorlar neden benim oğlum kötü oldu, neden benim eşim kötü ahlaklı oldu, neden komşum kötü oldu. O halde nimetleri değiştiren günahlar nedir anladınız mı?! Zulümdür. Kumeyl duasında da gece gündüz okuyoruz;
\\\"اَللّهُمَّ اغْفِرْ لِي الذُّنُوبَ الَّتي تُغَيِّرُ النِّعَمَ\\\",
(Allah\\\'ım nimetleri değiştiren günahlarımı bağışla)
Şimdi nimetleri değiştiren günahlar belli oldu. Nedir? Zulümdür.
2m:42s
2765
Abese Suresi Tefsir Turkce - Turkish
A) 1'den 4 ayete kadar olanlar, Allah cc 'amâ'ya arkasını dönen kişiye olan öfkesini gösterir. Ve bu kişinin değersizliğini belirtmek...
A) 1'den 4 ayete kadar olanlar, Allah cc 'amâ'ya arkasını dönen kişiye olan öfkesini gösterir. Ve bu kişinin değersizliğini belirtmek için o'na, 3. tekil şahıs zamiriyle hitap eder = "O"
B) 3, 4 ayetlerde, Allah cc, İslam aşkından habersiz olan pagan'a, "o müminin halini bilemiyeceğini ve temizlenip öğüt alıp faydalanabileceğini," asla anlıyamıyacağını yüzler; zira, "bunun ne işi var burda?" dercesine -üstelik ama ve fakir olduğu için de, o'na arkasını dönmüstür!
C) 5. ayette, Allah cc, bu kişinin, kibiriyle, zenginliğiyle kendini fakir müminden üstün tuttuğunu (fakiri küçük düşürmeğe çalıştığını) belirtir;
D) 6'dan 10'a kadar, Allah cc, "fakir, âma bir müslümana arkasını dönecek kadar alçalan bir kimseye vaaz vermenin lüzumlu olmadığıdını, zira bu davranışın bir mümine verilecek alâkayı dağıttığını" Peygamberimize hatırlatmaktadır;
E) son olarak, burada, 11 ve son 42'inci ayet dahil, "fakire arkasını dönen" bu gibilere uyarı vardır! Allah cc'nin bu kişilere LÂ'NET'i ve "Rabb' lerinin üstünlüğünü inkâr etmelerine," İHTÂR'ı açıkca görülmektedir!
Her halikârda, bu SURE'nin işareti açıktır. "Dünya insanını Ahiret'e" ve "zengini fakire" tercih edenlere KINAMA vardır!
14m:46s
10352
Günahların Etkileri (Haram lokma - Gıybet) 🔶 Hüccet\'ül...
Hüccet\'ül İslam Mesud Ali 🔶 Günahların Etkileri (Haram lokma - Gıybet)
Biz günahların etkileri nelerdir diye bilmiyoruz....
Hüccet\'ül İslam Mesud Ali 🔶 Günahların Etkileri (Haram lokma - Gıybet)
Biz günahların etkileri nelerdir diye bilmiyoruz. İnsanı ne kadar çaresiz bıraktığını gerçekten bilmiyoruz. Eğer günahların etkilerini bilseydik günahlarla başka türlü mücadele ederdik. Bilmiyoruz.
Allah Ağa Muhaddiszade\'ye rahmet etsin. Ağa Muhaddiszade bu son zamanlara kadar hayattaydı. Mefatihul Cinan kitabının yazarı merhum Şeyh Abbas Muhaddisi Kummi\'nin oğludur ki kendisi de çok takvalıydı. Çok takvalı biriydi. Ağa Muhaddiszade\'nin kendisi babasından şöyle naklediyor; babam dedi ki bir keresinde mümin birisi beni bir yere davet etti, davetini kabul etmeden önce gelir-giderinin nasıl olduğunu bilmiyordum.
Evlerine gittim ve bir yemek yedim. Ve sonradan anladım ki bu kişi alışverişinin bazı yerlerinde helal harama çok dikkat etmiyor. Muhaddisi Kummi diyormuş ki ben o evden çıktıktan sonra 40 gece ya geceleri seher vaktinde uyanamadım sabah namazı için değil, seher vakitleri için.
Ya eğer uyandıysamsada namaz için halim olmuyordu. 40 gün boyunca halim böyleydi.
Bir kişi ki latif olursa kendini çok çabuk belli eder. Bembeyaz bir gömlek lekeyi daha çabuk belli eder. Beyaz kalpte kendini çabuk belli eder. Biz bilmiyoruz ki günahın etkileri insanı ne kadar geriletiyor, ne kadar düşürüyor, ne kadar alçaltıyor.
Birisi anlatıyor, bir keresinde bir gıybet yaptım. Bir kişinin gıybetini yaptım ki şayet gıybetle birlikte o kişiye itfirada oldu.
Gece rüyamda birkaç hamalın gelip bizim evdeki eşyaları alıp o kişinin evine götürdüklerini gördüm. Diyor; rüya gördüm birkaç tane hamalın gelip bizim evdeki eşyaları onun evine götürdüklerini gördüm.
Diyor ki, uykudan uyandım şaşırdım kendi kendime dedim ki evimizin eşyalarını neden götürüyorlardı ki.
Bir yere gittim ve bir rüya tabircisine rüyamı sordum.
Rüya tabircisi demiş ki, sen o kişi hakkında bir cefa etmişsin iyiliklerini o tarafa doğru götürüyorlar, iyiliklerini o tarafa doğru götürüyorlar.
Diyordu, o kişinin yanına gittim helallik istedim ve yüzünden öptüm. Birkaç gece sonra tekrar rüya görmüş ve birkaç tane hamalın eşyalarını o kişinin evinden alıp kendi evine geri getiriyorlarmış.
Günahların etkileri acayip ve ilginçtir.
2m:30s
3135
[Clip] Ali Reza Panahian\'s conversation with a young man whose death...
A young man came to me and said, “Haj Agha, I have a problem and I want to talk to you.” I said, “Go ahead.” So we talked together. He...
A young man came to me and said, “Haj Agha, I have a problem and I want to talk to you.” I said, “Go ahead.” So we talked together. He said, “My first problem is that my death is certain. Because of a problem, I will certainly pass away.” I said, “No, with God’s grace. The length of one’s life is in God’s hands. Many have had the worst disease...” He said, “No, this is different.”
Maybe it was my first time meeting a person who was passing away. I was wondering, “So he won’t be alive shortly?” It was a strange feeling. He said, “I’ve accepted this. In the beginning, it was very hard to accept this truth. One morning when I woke up, I told myself, ‘You’re going to die. Live for now. Go out. Work. Talk. Communicate with people. You’ll eventually die!’ So I got up and started living. After that, when someone bothered me, I wouldn’t get upset. I would say, ‘I’m dying! I wasn’t bothered at all. I wasn’t jealous. I would say, ‘I don’t want anything. Let others collect these things.’ If a car with a bride and groom passed by, I was happy for them like their mothers. [I would say,] ‘Aww, it’s their wedding. I hope they’ll be happy.’ I would pray for young people like older people do. If a person stepped on me to move up, I would say, ‘It’s fine. Let him take it.’ If I helped someone, I wasn’t trying to become known because I wouldn’t be alive that long to benefit from such fame. I’ve become very relaxed. I don’t see any badness. My understanding of good words has increased.”
He mentioned these things one by one. I felt he was talking about the pious people’s features that are mentioned in Nahj al-Balaghah. I said, “I see.” He said, “If I pass away, will God accept these from me?” I said, “Yes.” He said, “But I’ve become like this due to my thinking of death.” I asked, “Don’t you believe in God?” He said, “Yes! I do. But I haven’t become better because of that. I love God very much too. God is the only one that I have now. No one will remain for me. But death is what has corrected me. Is this ok? Won’t they tell me, ‘When you found out you’re dying you corrected yourself’?”
I said, “No, the Commander of the Faithful, Ali (as), said, ‘Death is enough to advise one.’ You were advised and corrected yourself.” [He said,] “Thank you. I’ll go.” [I said,] “Wait! Let’s become friends. I’ve found a real person.” He said, “No, I don’t want to put you out.” “No, sit down. I want to talk with you more. What’s your illness?” “I’m not ill.” “But you said you’ll certainly die.” “I said I’ll certainly die, but I didn’t say that I’m sick.” “What? What do you mean that you’ll certainly die?” “I’ve asked if there’s anyone who can help me so that I won’t die and they said no.” “So when?” “One day, 1000 days, 30,000 days from now. I don’t know.”
I thought a little and saw that I’ll die too - either in a day or a thousand days… I said, “So you’re not sick.” “No.” How many days from now will you die?
===================================
Follow us:
Facebook: https://www.facebook.com/Panahianen/...
Instagram: https://www.instagram.com/PanahianEN/...
Twitter: https://twitter.com/PanahianEN
Telegram: https://telegram.me/Panahianen/
The link for the book \"How to Pray a Good Prayer,\" written by Ali Reza Panahian:
http://amazon.com/author/panahian
==============================
4m:59s
2362